ŞARAPLAR HAKKINDA -1

Bazen insanın canı hiçbirşey paylaşmak istemiyor, bazen hiç bir iş yapmamak hatta hiçbirşey düşünmemek istiyor..sadece rüzgarın sesini dinlemek arada öten kuşların oradan oraya uçuşlarına bakmak, varsa güneş, havada üşütmüyorsa alıp eline dergini belki bir kadeh şarap..bahçede oturmak..sakin sessiz..diye başlasamda malesef olmuyor..bir yandan Deren in gitar çalması, arkasından şarkısı oda yetmedi üstüne davul-bateri gümbürtüsü..bu sefer ne yapıyorum bende yukarda açıyorum kendi müziğimi artık hangisi hangisini bastırırsa:) Bazen benimde davul çalasım geliyor ama başlarsam bırakamam, bu yaştan sonra davulcu olmaya kalkarım mazallah diye elimi sürmüyorum..çoook arada Derenle birlikte arada biraz tıngırdatıyorum okadar..Sanmayınki çalmasını biliyorum nerdee..keşke öğrenebilsem. 
Ne güzel sakin sessizlikten bahsederken, üstüne davul gümbürtüsü olmadı der gibisiniz..Keyifli zamanlarda bazen 1 kadeh şarap, güzel müzik iyi gidiyor diye bağlayıp, beni takip edenlerin içinde şarap sever arkadaşlar var biliyorum o nedenle bugün, içtiğim şarabın nasıl olduğundan değil, biraz farklı olarak-öğrenmek isteyenler için- üzümünden, bazı terimlerinden kısaca bahsedeceğim..

Biliyorsunuzki kırmızı ve hatta beyaz şaraplarda havalandırmak çok önemli, ister genç ister olgun olsun..içmek için seçtiğiniz şarabı açıp 30 dk.ile 1 saat arasında havalandırın, hatta bazıları 2 saate kadar bekletilebiliyor..Mantarını çıkartıp beyazsa-devamlı- buzdolabında, kırmızı ise 30.dk.kadar buzdolabında(kırmızılar genelde 14 ile 18 ’ arasında daha iyi oluyor) bekletip, sonrasında(1) kadehinize iki parmak kadar koyup, burnunuza yaklaştırıp koklayın(diyelimki seçiminiz Cabernet Sauvignon-en çok bilinen şarap yapımında kullanılan üzüm çeşidi) düşüncenizi yanınızdakilerle paylaşın, yada 1 kağıda yazın: koku aldınızmı, asitlimi geldi, yoksa alkolmü koktu, acaba meyve yada farklı bir koku varmı diye, sonra (2)bardağınızı hafifçe sallayarak içindeki şarabı döndürün ki biraz daha havalansın ve tekrardan koklayın(Burun deniyor)..eminim bunu yaptığınızda ilk burun ile ikinci burun -koku-denemesi  arasında fark olduğunu farkedeceksiniz. Yani havalandırmak şaraba çok farklı tad veriyor.(Bunu şişeyi açar açmaz ve 30.dk. sonra olmak üzerede deneyebilirsiniz)

İlk yudumu alınca hemen yutmayın ağzınızın içinde döndürün ve sonra yutun..nasıl bir tat bıraktı diye düşünün ve ne hissettiğinizi yine yanınızdakilerle paylaşın(yada paylaşmayın:) ) mesela ağızda burukluk bıraktımı, damağa yapışma hissi oldumu? şayet olduysa şarabınızda Tanen olduğunu , içtikten sonra boğazınızda tadı kaldıysa bir zaman: uzun bitişli olduğunu, dolgun olduğunu,  az kaldı ise orta bitişli olduğunu: içimde orta vücutlu olduğunu söyleyebilirsiniz. Ve ayrıca yudumlarken karabiber, nane, meyve aroması gibi şeyler farkettinizmi?

Tanen demişken(tannic):kırmızı şaraba, üzümün kabuğundan, çekirdeğinden, dalından geçer, ve bazen içinde bulundurulduğu tahta-meşe fıçılardan geçer..Hem tanen hemde asit şaraba özellik katan olmazsa olmazlardandır ama dengeli oldukları sürece. Tanenler sadece-genelde kırmızı şaraplarda olur, fermantasyon öncesindeki işlemde(maceration) kabuk, çekirdek, bazen dal kullanıldığı için..Beyaz şaraplarda kabuksuz sadece üzümün suyu kullanılır..Bunları çok genel olarak yazıyorum, isteyen ilgi alanına girenleri internet üzerinden, çeşitli kitaplardan geniş ve teknik terimlerle okuyup öğrenebilir..Ben en basit şekli ve akılda kalabilecek tarafı ile paylaşıyorum. 

Yukarda Cabernet ten bahsederken en çok bilinen ve kullanılan üzüm çeşididir dedim..Alınan her şarap şişesinde, Cabernet Sauvignon, Merlot, Semillon,Malbec, Öküzgözü , Pinot Noir, Tempranillo vs. yazar bunlar o şarabın hangi üzümden yapıldığını belirtir..Her üzüm yetiştirildiği yerin karakteristik özelliklerini alır dolayısı ile farklı Ülkelerden ama aynı çeşit üzümden yapılmış şaraplar farklı tat larda olabilir, ama genel olarak her üzümün belirli özellikleri vardır. Yine Cabernet ile devam ediyorum: bu üzüm kalın kabuklu, nerdeyse her iklimde yetişebilen, genelde koyu renkli, tannenli, şayet serincene-(Canada gibi) ülkede yetişiyorsa daha çok biber, sebze aromalı, Orta yani hem serin hem sıcak ülke ise (Türkiye deyim) daha çok nane, kara biber gibi aromalı, sıcak ülkelerde yetişenler ise biraz reçel tadı, tatlılık olarak değil de yani meyve lerin olgunlaşmış tadında gibi deyim..belki tam ifade edemedim ama genel olarak anlasılmıştır sanırım..Ve kırmızı meyve aromalılardır, bazen çilek, yaban mersini, kırmızı erik, frambuaz vs. Ayrıca hangi ülkede ve hava da olursa olsun yine dağ kıyısında, ovada ve deniz kenarında yetişenlerde farklı aromalar içerir..Kimi erik ağırlıklı, kimi kiraz gibi..

Canınız sıkılmasın diye bugünlük bu kadar yeter diyorum, dediğim gibi paylaşımım sadece amatör ve kişisel bilgi birikimi, okuyup ögrendiklerimden, ilgi alanıma giren kısımların çeşitli kaynaklardan araştırılıp okunmasındandır. Profesyonel değilim ve öyle bir iddiam asla olmaz..sadece şarapsever im:)))